uyarıcı postsinaptik potansiyel ne demek?
- Bir sinir hücresinde, presinaptik uçta bulunan nörotransmitter moleküllerinin postsinaptik uca erişip kendine özrgü
uyarıcı
- Uyarma özelliği olan, uyaran, münebbih.
- Bir dizgenin, bir işlergenin çalışmasını sağlamak ya da bir olayı başlatmak için kullanılan ön enkeleme gereci.
- Stimuluslar gönderen elektrikli cihaz
- İşlevsel aktifliği arttıran maddeler.
- İyonlaştırıcı ışınım boyutunun önceden belirlenen düzeyi aşması durumunda, görsel ya da işitsel yolla uyarıda bulunan düzenek.
- Warning assembly.
- Exciter.
- Warning.
- Cautionary.
- Admonitory.
uyarıcı belirti
- Premonitory symptom.
postsinaptik
- Sinir sisteminde ya da sinirin kasa temas ettiği yerde impulsun alındığı bölge (dendrit zarı veya kas zarı gibi).
- Postsynaptic.
- Postsynaptique
- Post: sonra
potansiyel
- Varlığı, gücü ortaya çıkmamış olan, gizil.
- Gizil güç.
- Bk. erkil
- Gizil güç
- Durum ya da konuma bağlı eylem yeteneği.
- Toprak ya da bir yüksekten sonsuz uzaklık gibi ölçünlere göre belirlenen ve elektrik ya da mıknatıssal olan yeğinliğinin bir uzaklık boyunca eski tümleviyle verilen bağıl nicelik.
- Potential.
- Back demand.
- Potency.