upstream ne demek?
- Yukarı akış
- Nehrin yukarısındaki, kaynağa yakın
- Akıntıya karşı
- Irmağın yukan kısmına doru
- Irmagın yukarısındaki.
yukarı
- Bir şeyin üst bölümü, fevk, aşağı karşıtı.
- Üst tarafa, üstteki kata, üste, yükseğe, yukarıya
- Benzerleri arasında üstte bulunan.
- Aşama, sınıf, makam bakımından ileride olan.
- Yetkili kimse.
- Bir hizmette çok kullanılan kişice, yakınma olarak kullanılan bir söz.
- Bir kimsenin adının dilden düşürülmediğini, onun pek gözde olduğunu anlatan bir söz
- High.
- Upward.
- Upwards.
upstream transactions
- Ortaklarla işlemler
upstroke
- Yukarı doğru kuyruk çekme (yazı), yukarı doğru vuruş
- Yazıda yukanya doğru kuyruk çekme
- Mak