undeserving ne demek?
- Hak etmeyen
hak
- Toprak.
- Adalet.
- Adaletin, hukukun gerektirdiği veya birine ayırdığı şey, kazanç
- Dava veya iddiada gerçeğe uygunluk, doğruluk.
- Geçmiş ve harcanmış emek.
- Pay.
- Emek karşılığı ücret.
- Doğru, gerçek
- Maden, ağaç, taş üzerine elle yazı veya şekil oyma.
- Kâğıttaki yazıyı kazıma.
undeserve
- Düşük kaliteli hizmet sunmak
- Yetersiz hizmet sunmak/sağlamak
undeserved
- Haksız, hak edilmemiş
- Hak edilmemiş.