ulu sözü dinlemeyen, uluyakalır ne demek?
- Büyüklerin verdiği her öğüt yaşadıkları veya tanık oldukları bir olaya dayanır, bir büyüğün kulak ardı ettiğimiz sözünün önemini, başımız derde girip sızlanmaya başladığımız zaman anlarız.
ulu
- Erdemleri bakımından çok büyük, yüce
- Çok büyük olan (somut şey).
- Saygın
- Zengin
- Çok yüce
- Great.
- Grand.
- Almighty.
- Noble.
- Paramount.
ulu ağacın gürültüsü dal ile, mutlu evin yakışığı döl ile
- Bir ağacın dal budak salarak gürleşmesi gibi bir ailenin mutluluğu da yetiştirdiği çocuklarla pekişir, gürleşir.
söz
- Bir düşünceyi eksiksiz olarak anlatan kelime dizisi, lakırtı, kelam, laf, kavil
- Bir veya birkaç heceden oluşan ve anlamı olan ses birliği, kelime, sözcük.
- Bir konuyu yazılı veya sözlü olarak açıklamaya yarayan kelime dizisi
- Kesinlik kazanmayan haber, söylenti.
- Bir işi yapacağını kesin olarak vadetme.
- Müzik parçalarının yazılı metni, güfte.
- Wordy.
- Word.
- Saying.
- Expression.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
uluulu ağacın gürültüsü dal ile, mutlu evin yakışığı döl ileulu ortauluadulualpuluantuluataulubaşulubayulubekulaulaanbaatarulaçulaç deyimiulaç veya bağ fiilsözü açılmaksözü ağzına tıkamaksözü ağzında bırakmaksözü ağzında kalmaksözü ağzından almaksözü bağlamaksözü bitmezsözü çevirmeksözü çok uzatansözü dağıtmaksözsöz açmaksöz akımısöz almaksöz altında kalmamak