tutukluluk ne demek?
- Tutuklu olma durumu, mevkufiyet.
- Imprisonment.
- Detention.
- Being under arrest.
- Detention under remand.
- Custody awaiting trial.
- Protective / preventive custody.
- Fetters.
- Imprisonment in the second degree.
- Vigorous imprisonment.
- Restraint.
tutukluluğun uzatılması
- Detainer.
tutuklular çıkmazı
- Birbirinden habersiz kişilerin kendi çıkarları çerçevesinde üstünlük ilkesine göre verdikleri kararlar sonucunda elde ettikleri ödüllerin, grup çıkarı çerçevesinde karar verilmesi durumunda elde edilecek ödüllerden düşük olacağını ileri süren, 1950 yılında Al W. Tucker tarafından oluşturulmuş ve birçok iktisadi ve sosyal olayı açıklamada kullanılan ve bir anlaşmasız oyun örneği olan çözümleme. krş. anlaşmasız oyun, anlaşmalı oyun
- Prisoner's dilemma.