tur ne demek?
- Dolaşma
Yemekten sonra araba ile tura çıktık.
Y. K. Beyatlı - Bir sonuca ulaşıncaya kadar yapılan iş.
- Başladığı noktada biten, bir veya daha fazla yere önceden belirlenmiş bir programa göre yapılan seyahat.
- Bk. dönü
- Delikanlı, genç.
- Gelir, kazanç, verim.
- Ar. Dağ.
- Fr. Devir, dolaşma.
- 1. dağ. 2. delikanlı genç. 3. gelir, kazanç, verim. 4. devir, dolaşma.
- Dağ.
Touring.
Tour.
Round.
Rounder.
Circuit.
Cycle.
Re revolution.
Ride.
Trip.
Outing.
Walk.
Stroll.
Drive.
Spin.
Ballot.
Round tour.
Name of an ancient Iranian hero, one of the three sons of Faridoon.
Abbr Trunk Utilization Report.
The urus.
dolaşma
- Dolaşmak işi
- Filmin çeşitli sinema aygıtlarında kullanıldığı sırada kıvrımlar, büklümler oluşturarak birbirine dolanması.
Circuit.
Circulation.
Ramble.
Sally.
Rotation.
Roving.
Walk.
Entanglement.
dönü
- Dönme, dönüş, devir.
- Namlu içerisindeki yiv ve setlerin, mermi çekirdeğine kendi ekseni etrafında soldan sağa veya sağdan sola doğru verdiği dönüş ivmesi, dönüş yönü.
- Koşu yolunda, her birdönüşe verilen ad. Genellikle 400 m. olur.
- Temel parçacıkların ya da çekirdeğin açısal devinim büyüklüğünü belirtmekte kullanılan ve yüklerin parçacık ekseni çevresinde dönmesine ilişkin bir nitelik.
Lap.
Spin, act of causing to spin; twirling movement, rotation.
Spin.
Umdrehung der laufbahn
Tour de piste
tur atlama
- Bk. dönü atlama
tur atlamak
- Spor karşılaşmalarında, kurada kazanarak ya da çok puan toptayarak bir sonraki tura katılma hakkını kazanmak.