toward ne demek?
- Yumuşak başlı, uysal
- Yaklaşan
- Uysal, yumuşak başlı, çok şey vaadeden, aday olan
yumuşak
- Dokunulduğunda veya üzerine basıldığında çukurlaşan, eski biçimini kaybeden, katı karşıtı.
- Kolaylıkla bükülen, buruşmayan, sert karşıtı.
- Dokunulduğunda hoş bir duygu uyandıran
- Kolaylıkla işlenebilen
- Kolay çiğnenen, kolay kesilen.
- Ilıman (iklim), sert karşıtı.
- Kaba, hırçın, sert olmayan, kolay yola gelen, uysal.
- Okşayıcı, tatlı, hoş
- Görüntünün karanlık bölümlerinden aydınlık bölümlerine geçişin keskin olmaması, sertlik ile yavanlık arası.
- Yumuşaklık özelliği olan.
toward the front
- Öne dogru
toward the future
- Gelecege dogru