to twinkle ne demek?
- Işıldamak
ışıldamak
- Titrek, parlak bir ışık saçmak, parıldamak
Beam.
Flash.
Light.
Scintillate.
Shine.
To gleam.
To shine.
To glow.
To flash.
to twine
- Örmek
to twine around
- Sarmak
twinkle
- Göz kırpmak, parıldamak, titrek parlamak, parlamak, ışıldamak
- Göz kırpıştırmak
- Pırıldamak
- Çabuk çabuk görünüp kaybolmak
- Biduziye yanıp sönmek
- Göz kırpıştırma
- Pırıldama, pırıltı
- Bir göz açıp kapama müddeti.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
to twineto twine aroundto twistto twist aroundto twist loosetoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijentwinkletwinklertwinklingtwinklytwinktwintwin axistwin bedtwin bedstwin billtwitwi light arctwibiltwicetwice a day