to rack ne demek?
- Sıkmak
sıkmak
- Çevresine sarılarak veya bir şey sararak çepeçevre basınç altına almak
- Bir şeyin suyunu, yağını, sıvı kısmını basınçla çıkarıp akıtmak.
- Dar gelmek
- Basınçlı bir araçla fışkırtmak, püskürtmek.
- Silahla ateş etmek
- Baskı altına almak, üzmek, bunaltmak, zorlamak.
- Sıkıntı vermek
- Yalan söylemek.
Hold tight.
Grip.
to race
- Yarış etmek
to rabble
- Taramak
rack
- Raf
- Mahvolmak
- Rüzgarda uçuşmak (bulut)
- Kirayı çok artırmak, kirayı artırarak eziyet etmek.
- (otobüs, tren ve vapurda) (çubuklardan oluşan) raf; (otomobilin üstünde) portbagaj.
- Bir çift geyik boynuzu
- Fıçıdan çekmek (içki)
- Germek, rafa kaldırmak, uzatmak, askıya asmak, gererek işkence yapmak, işkence etmek, eziyet etmek, rafa koymak.
- Atın rahvan yürüyüşü
- Rahvan gitmek.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
to raceto rabbleto radiateto radiate lightto radiate light uponto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a daytoto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijenrackrack and ruinrack for test tubesrack mountedrack offrack ones brainsrack ones brains overrack railwayrack ratesrack rentracracaracanın karısıraccoonraccoons