titiz ne demek?
- Çok dikkat ve özenle davranan veya böyle davranılmasını isteyen (kimse), memnun edilmesi güç, müşkülpesent.
- Temizliğe aşırı düşkün olan (kimse)
Kendisi gayet titiz, kibirli, azametli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar imiş.
A. Rasim - Huysuz, öfkeli
Hem bezgin hem titiz ve sinirli bir hâli var.
Y. K. Karaosmanoğlu - 1. çok dikkatli ve özenli davranan. 2. prensiplerine aşın düşkün. 3. huysuz, öfkeli.
- Çok dikkatli ve özenli davranan.
- Temizliğe aşırı düşkün.
- Huysuz, öfkeli.
Peevish.
Fastidious.
Choosy.
Fussy.
Difficult.
Critical.
Careful.
Exacting.
Particular.
Cleanly.
Dainty.
Demanding.
Exact.
Exigent.
Finical.
Finicking.
Finicky.
Hypercritical.
Jealous.
Jealous of.
Meticulous.
Niggling.
Niminy-piminy.
Pernickety.
Rigo.
Close.
Pedant.
Precise.
Punctilious.
Rigorous.
Scrupulous.
Strict.
Thorough.
Choosey.
Hard to please.
Discriminating.
Accurate.
Captious.
Delicate.
Nice.
Old maid.
Overparticular.
Picky.
Precious.
Pricky.
Queasy.
Querulous.
titiz davranmak
Split hairs.
titiz kimse
Stickler.