tertipli ne demek?
- Düzenli, derli toplu, yerli yerinde
Bereket ki burada, her şey tertipli idi.
Y. K. Karaosmanoğlu - Dağınıklıktan hoşlanmayan, düzenli (kimse).
- Önceden düzenlenmiş, hazırlanmış.
Organized.
Orderly.
Tidy.
Shipshape.
Neat.
Ordered.
Prearranged.
Planned in advance.
Premeditated.
Just so.
tertipli cümle
- Bk. sıralı tümce
- Bk. bağımlı sıralı birleşik cümle
tertiplilik
- Tertipli olma durumu.
Tidiness.
Neatness.
Orderliness.