temiz ne demek?
- Kirli, lekeli, pis, bulaşık olmayan, arı, pak
İçki yerine soğuk su, temiz ayran... var.
F. R. Atay - Özenle yapılmış.
- Çok az kullanılmış veya hiç kullanılmamış olan, özrü olmayan.
- Ahlakça lekesiz, necip, nezih
Biraz fazla saf olmakla beraber çok temiz ve nazik bir çocuk...
R. N. Güntekin - Kirli, lekeli, bulaşık olmayan bir biçimde.
- Kirli olmayan, pak.
- Ahlak yönünden temiz, nezih.
- Özenle yapılmış, güzel.
Clean.
Pure.
Clear.
Neat.
Fresh.
Chaste.
Clean-handed.
Fair.
Respectable.
Sanitary.
Spruce.
Tidy.
Unpolluted.
Unsoiled.
Kosher.
Unspotted.
Unstained.
White.
Cleanly.
Neatly.
Fairly.
Hygienic.
Shipshape.
Sleek.
Virtuous.
Good.
Decent.
Morally upright.
Blank.
Crisp.
Crystalline.
Neat work.
Pristine.
Sharp.
Stainless.
temiz adam
Mr clean.
temiz ahlaklı kimse
Christian