telvis etmek ne demek?
- Kirletmek, pisletmek.
- Pollute
telvis
- Kirletme, pisletme.
- (C.: Telvisat) Kirletmek. Bulaştırmak. Pisletmek.
- Dirtying.
- Sullying.
- Fouling.
- Ruining.
- Making a mess of.
telvi
- (C.: Telviat) İçini yakıp dertlendirme.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.