tebarüz etmek ne demek?
- Belirmek, görünmek.
Senelerden beri bildiğimiz ve aramızda konuştuğumuz şeylerin hiç yalan olmadığı tebarüz etti.
Y. K. Beyatlı - To become clear
- Become evident
tebarüz ettirmek
- Belirtmek.
tebarüz
- Belirme, görünme.
- Belli olma, belirtme. Görünme.
- Becoming clear.
- Becoming evident.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.