tartışma ne demek?
- Birbirine karşıt düşünceleri karşılıklı savunma
Karşısındakilerin tartışmaları çabuk bıraktıklarına da dikkat etmedi.
T. Buğra - Ağız kavgası, münakaşa
Belki de komşulardan çekindiğinden tartışmayı kesmek gereğini duyuyor.
H. Taner - Bir sorun üzerine sözle veya yazılı olarak karşılıklı, bazen de sertçe savunma
Bir yazarın eserini anlamak için onun kişiliği üzerine bilgi edinmek gerekir mi sorunu öteden beri edebiyatçılar arasında geniş tartışmalara yol açmıştır.
A. Ş. Hisar - Argument.
- Discussion.
- Dispute.
- Quarrel.
- Cross talk.
- Altercation.
- Argumentation.
- Bickering.
- Brawl.
- Breeze.
- Broil.
- Bust-up.
- Contention.
- Contest.
- Contestation.
- Controversy.
- Debate.
- Disagreement.
- Disputation.
- Hassle.
- Jangle.
- Moot.
- Parley.
- Set-t.
- Dustup.
- Fray.
- Tiff.
- Arguing.
- Deliberation.
- Barney.
- Confab or conflab.
- Debating.
- Free for all.
- Fuss.
- Rixation.
- Set to.
tartışma çıkarmak
- Hassle.
tartışma düzenle
- Edit discussion