tanımak ne demek?

  1. Daha önce görülen, bilinen bir kimse veya şeyle karşılaşıldığında bunun kim veya ne olduğunu hatırlamak

    Zarfın üstündeki yazıyı hemen tanıdı.

    H. E. Adıvar
  2. Daha önce görmüş olmak, ilişkisi bulunmak, bilmek

    Onu bir de eski polisler tanır.

    S. F. Abasıyanık
  3. Bir kimse veya şeyle ilgili, doğru ve tam bilgisi bulunmak

    Sincapları yakından tanırım.

    A. Haşim
  4. Bilip ayırmak, seçmek, ayırt etmek.

    Oğlan süngerlerin çeşidini zehir gibi tanıyordu.

    Halikarnas Balıkçısı
  5. Varlığını kabul etmek. (Hukuk)
  6. Boyun eğmek, yargısına uymak, saymak.
  7. Sorumlu bilmek.
  8. Bir şeyin yapılması, bitirilmesi için belli bir süre vermek.
  9. (en)Know.
  10. (en)Recognize.
  11. (en)Identify.
  12. (en)Get to know.
  13. (en)Be recognizant of.
  14. (en)Legitimize.
  15. (en)Legitimatize.
  16. (en)Acknowledge.
  17. (en)Be acquainted with.
  18. (en)Affiliate.
  19. (en)Charter.
  20. (en)Spot.
  21. (en)Distinguish.
  22. (en)Give.
  23. (en)To know.
  24. (en)To recognize.
  25. (en)To be acquainted with.
  26. (en)To know well.
  27. (en)To distinguish between.
  28. (en)To acknowledge.
  29. (en)To respect.
  30. (en)To listen to.
  31. (en)To pay attention to.
  32. (en)To hold sb responsible.
  33. (en)Recognise.
  34. (en)To make acquaintance.
  35. (en)Approve.
  36. (en)Familiarize.
  37. (en)Give scope for.
  38. (en)Note.

tanıma

  1. Tanımak işi
  2. Daha önce bilinen bir şeyi, bir kimseyi anımsama.
  3. Bir şey ya da bir kimse ile ilgili doğru ve tam bilgisi bulunma.
  4. Var olan bir şeyi algılama.
  5. (en)Acknowledgement.
  6. (en)Recognizance.
  7. (en)Identification.
  8. (en)Spotting.
  9. (en)Familiarization.
  10. (en)Acquaintance.

tanıma göre

  1. (en)By description

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tanımatanıma göretanıma isteğitanıma maddesitanıma uymaktanımtanım bilgisi yolutanım imitanım kalıbıtanım kutusutanıtanı analitik fonksiyontanı iletisitanı işlevitanı kipi
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın