talks ne demek?
- Müzakere
müzakere
- Bir konuyla ilgili fikir alışverişinde bulunma, oylaşma
- Sözlü sınav.
- Etüt, mütalaa.
- Bir iş hakkında konuşmak, bir iş için önceden danışıp görüşmek.
- Negotiation.
- Debate.
- Discussion.
- Powwow.
- Conference.
- Consultation.
talk
- Genellikle açık yeşil, toz durumundayken yağlı bir görünümde, özgül ağırlığı 2,7, sertliği 1 olan, hidratlı doğal magnezyum.
- Formülü 3MgO.SiO2.H2O olan, pudra, hapların dolgu maddesi ve süzgeç olarak kullanılan çok ince toz halindeki magnezyum metasilikat.
- Doğum ağrısı.
- Talc; talcum.
- Subject of discourse; as, his achievment is the talk of the town.
- Talc.
- The act of giving a talk to an audience; 'I attended an interesting talk on local history' an exchange of ideas via conversation; 'let's have more work and less talk around here' discussion; 'his poetry contains much talk about love and anger' idle gossip or rumor; 'there has been talk about you lately' express in speech; 'She talks a lot of nonsense'; 'This depressed patient does not verbalize' exchange thoughts; talk with; 'We often talk business'; 'Actions talk louder than words'.
- Talcum.
- An exchange of ideas via conversation; 'let's have more work and less talk around here'.
- Discussion; 'his poetry contains much talk about love and anger'.
talk about
- Hakkında konuşmak, bahsetmek, söz etmek