talaş ne demek?
- Testere ile biçilen veya rende, matkap, törpü vb. araçlarla işlenen bir şeyden dökülen kırıntılar.
- Gösteri alanını gösteri sırasında çabucak temizlemekte kullanılantalaş.
- Yelin kaldırdığı toz. fırtına, kasırga.
- Sawdust.
- Shavings.
- Wood shavings.
- Excelsior.
- Rasping.
- Shiver.
- Swarf.
- Filings.
- Metal filings.
- Marble clippings.
- Chips.
- Shaving (s.
- Tailing.
- Chipping.
- Flake.
- Trimming.
- Shave.
- Bite.
- Sliver.
- Splinter.
- Splint.
- Sciure
- Can sıkıntısı.
talaş böreği
- İçine pişirilmiş kuşbaşı et ve sebze konularak hazırlanan bir tür börek, talaş kebabı.
- Vol au vent.
talaş deliği
- Rendeleme işleminde çıkan talaşın geçtiği boşluk.
- Bk. talaş deliği
- Spannloch