tabutluk ne demek?
- Camide boş tabutların konulduğu yer
Mahalle camiinin tabutluğundan çıkarak kaçmaktayken peşlerine düşülür.
H. R. Gürpınar - Ancak bir kişinin hareket etmeden ayakta durabileceği özel işkence bölmesi.
- Colloq.
- Cell so small that a prisoner may stand upright in it but not sit or otherwise move around.
- Place where empty coffins are stored.
tabut
- Ölünün içine konulduğu sandık biçiminde araç, sal
- İçine yumurta konan uzun sandık.
- (C.: Tevabit) Sandık.
- Bier.
- Casket.
- Burial case.
- Coffin.
tabut örtüsü
- Pall, shroud.