tabu olan şey ne demek?
- Tabootabu
tabootabu
- Tabu olan şey
- Tabu, yasak, dokunulmaz, memnu
- Yasaketmek.
tabu
- Kutsal sayılan bazı insanlara, hayvanlara, nesnelere dokunulmasını, kullanılmasını yasaklayan, aksi yapıldığında zararı dokunacağı düşünülen dini inanç.
- Yasaklanarak korunan (nesne, kelime, davranış).
- Tekinsiz.
- Mana ile yüklü oldukları kabul edilen insanların, hayvanların, nesnelerin, doğal öğelerin yasaklarla çevrilmesi ve bunlardan kaçınma, a. bk. geçicitabu, süreklitabu.
- (Polinezya dilinden) Var olduğu sanılan, mukaddes hususiyetlerinden dolayı dokunulamıyan. Uğursuz ve korkunç olan şey.
- Tabu.
- Prejudice that prohibits the use or mention of something because of its sacred nature.
- An inhibition or ban resulting from social custom or emotional aversion.
- Forbidden to profane use especially in South Pacific islands.
- Excluded from use or mention; 'forbidden fruit'; 'in our house dancing and playing cards were out'; 'a taboo subject'.
tabula
- Tahta.
- Düzlük.
- Düzlük.Dgr.: anat. tabula
- Tabula
olan
- Olmak eyleminin şimdiki zaman ortacı.
- Pron. one.
şey
- Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, genellikle belirsiz anlamda söylenen bir söz. Kararsızlık ifade biçimi.
- Nesne, madde
- Kararsızlık durumunda muhtelif sorulara cevap için tercih edilen bir ifade biçimi.
- (Günlük dilde) Herhangi bir düşünce konusunu göstermeğe yarayan belirsiz terim. (Felsefede) 1- Düşünen bilincin konusu olabilen, gerçekte var olmayıp da yalnızca düşünülmüş olan herşey. Bu anlamda: düşünce nesnesi = ens rationis. 2- Kişiye karşıt olarak: Bilinçten yoksun varlık. 3- Gerçek olan, bilincin dışında, kendi başına var olan tek nesne (ens reale). Böyle bir var olan, tek nesne olarak niteliklerin taşıyıcısı töz diye de anlaşılır. 4- Duyularla kavranabilen cisimsel nesne.
- Bk. nesne
- Stuff.
- Object.
- Matter.
- Article.
- Affair.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
tabutabulatabula ossis iskitabula ossis işitabula rasatabulaossis iskitabulaossis işitabulartabular mattertabular standardtabtab cetvelitab charactertab delimitedtab dialogolanolan bitenolan olduolana aykırı koşullu önermeolanakolanak irdelemesiolanak sağlamakolanak tanımakolanak verenolanak vermekolaola kiolabildiğinceolabildiğince çabukolabildiğince faydalanmak