tıkınmak ne demek?
- Eline geçen yiyeceği oburca yemek
Vebali boynuna, bunların karınlarına sığdırdıklarını bir insan tıkınamaz.
H. R. Gürpınar - Yemek yemek.
- Cram.
- Tuck in.
- Bolt.
- Stuff oneself.
- Batten.
- Engorge.
- Gorge.
- Gormandize.
- Guzzle.
- Ingurgitate.
- Put away.
- Shift.
- Stodge.
- Stuff.
- To gorge on.
- To gorge.
- To tuck in.
- To stuff oneself.
- To stuff oneself with food to cram it in.
- To pack it away.
- To eat.
- Gulp.
tıkınma
- Tıkınmak işi.
- Cramming, tucking in, ingurgitation, glut, tuck in.
tıkınmamak
- (neg. form of tıkınmak) cram, tuck in, bolt, stuff oneself, batten, engorge, gorge, gormandize, guzzle, ingurgitate, put away, shift, stodge, stuff.