sukutu mutlak ne demek?
- Manen iyice tefessüh etme, iyi hasletlerin tamamen kaybolması. (Osmanlıca'da yazılışı: sukut-u mutlak)
sukutu hak
- Bk. hakkın düşmesi
sukutu hayal
- Düş kırıklığı, hayal kırıklığı.
mutlak
- Salt
- Kendi başına var olan, hiçbir şeye bağlı olmayan, bağımsız, saltık.
- Kesin olarak, kesinlikle, mutlaka.
- Bk. saltık
- Saltık, salt. ~ butlân: çürüklük (Nichtigkeit, nullité) (karş. nisbî butlân).
- Sade, saf, tam, karışımsız olan, absolüt.
- Salıverilmiş. Itlak olunmuş. Serbest.
- Peremptory.
- Positive.
- Sure.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sukutu haksukutu hayalsukutuhayalsukutsukut etmeksukut sebeplerisukutı hakksukutı musammemsukubsukubesukufsukufu büyutsukuksuksukasukabsukabağısukabağı testisimutlakmutlak adresmutlak alkolmutlak amperemutlak artı değermutlak avantajmutlak bağlantılarmutlak basınçmutlak birimlermutlak biyoyararlanımmutmutamuta nikahımutaassıbmutaassıbane