mut ne demek?
- Bütün özlemlerin eksiksiz ve sürekli olarak yerine gelmesinden duyulan kıvanç, kut, saadet.
- Yaklaşık iki avuç dolusu tahılı içine alan ölçek
Koca imamdan gündeliği yarım mut zahireyle eğreti aldığı öküzler gibi bir çift öküzün kendisinde de olması hâlinde duyacağı bahtiyarlığı düşünmekteydi.
N. Nâzım - Kader, talih, kısmet.
- Mother goddess, equated with Isis.
- Mother': worshiped as the consort of Amun; shown as a vulture or as a woman wearing the double crown.
- Goddess who served as Amun's divine consort.
- The square of a body of any size of type.
- Measurement of wheat / grains of 400 kilograms.
- Wife to Amun, who she married in the 18th Dynasty The vulture-headed goddess of nature, who lived at Luxor Temple.
- Audacity , boldness , courage , gameness , gaminess , mettle , pluckiness , spunkiness , valor , valour.
muta
- Veri.
- Geçici kazanç.
- Nikâhı.
- Muta nikâhı.
- itaat olunan, boyun eğilen, başkalarının kendisine itaat ettikleri. hz. peygamberin isimlerinden
- Verilen. İ'ta olunmuş, verilmiş olan. (Osmanlıca'da yazılışı: mu'ta)
- İntifa, faydalanma. (Osmanlıca'da yazılışı: mut'a)
- Kendine itaat olunan. Sözü dinlenen.
- Instruction to a musician to change, in mid-performance, either from one tuning to another, or from one instrument to another.
- Temporary marriage, the duration of which is stipulated by contract Only Twelver Shias recognize muta marriages.
muta nikahı
- Bazı yerlerde kadına verilen para karşılığında yapılan geçici nikâh, evlenme, muta.