strain ne demek?
- Gerginleştirmek
- Germe, gerilme, zora gelme
- Zorlamak, burkmak, incitmek, yormak, çarpıtmak, saptırmak, filtre etmek, gerilmek, kasılmak, eğilmek
- Bakterisiz yetiştirilen alg kültürleri.
- Hayvanlarda soy
- Kendini zorlamak, çok uğraşmak
- Nesil, soy, silsile, aile
- Fazla gayret etmek
- Zorlayarak eğmek veya şeklini bozmak
- Fazla germek, zorlamak, zorlayarak incitmek
- Burkmak, burkulmak
- (bitki için) tür; (hayvan için) cins, soy.
- Süzgeçten geçirmek, süzmek
- Kendini zorlamak; (kaslar) gerilerek zorlanmak; ıkınmak. (kası) zorlayarak incitmek. (bir şey yapmaya) kendini zorlamak/çok gayret etmek:
She strained to reach the high notes. / Tiz notaları söylemek için sesini zorladı.
- Bağrına basmak
- Kucaklamak
- Müz. ses; nağme. özellik; irsi özellik. tarz.
- Aşırı zihni veya duygusal gerginlik
- Burkulup incinme
- Strain.
gerginleştirmek
- Gergin duruma getirmek.
- To tighten.
- To strain.
- To make tense.
strain a gnat
- Kılı kırk yarmak, mesele yapmak, titizlenmek
strain after
- Gayret etmek
- İçin çalışmak