stir ne demek?

  1. Karıştırmak

    If you don't stir it, it'll burn. / Onu karıştırmazsan dibi yanar.

  2. Kıpırdatmak, oynatmak, heyecanlandırmak, uyandırmak, uyanmak, heyecanlanmak, heyecana kapılmak

    It stirred his conscience. / Vicdanını uyandırdı.

  3. Harekete geçirmek, hareket ettirmek

    It stirred him to action. / Onu harekete geçirdi.

  4. Canlanmak
  5. Kımıldamak, kımıldatmak, kalkmak
  6. Hapishane, (slang) kodes
  7. Yerini değiştirmek
  8. Tahrik etmek
  9. Canlandırmak
  10. Karışıklık
  11. Gürültü, patırtı
  12. Hareket, telâş, kaynaşma, faaliyet

karıştırmak

  1. Karışma işini yaptırmak.
  2. İçinde ne olduğunu anlamak veya aradığını bulmak amacıyla elle yoklamak
  3. Yemeği dibinin tutmaması için kaşıkla altüst etmek.
  4. Kurcalamak, oynamak.
  5. Üstünkörü okumak, araştırmak, incelemek
  6. Göz atmak, üstünkörü okumak
  7. Ayırt edememek, tam olarak seçememek.
  8. Bir yayında isteyerek yapılan karışma. (Yayını bozmak amacıyla yapılır).
  9. (en)Mess smth.
  10. (en)About.

stir about

  1. Dalaşmak

stir o.s.

  1. Kalkıp bir şŸeyler yapmaya başŸlamak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

stir aboutstir o.s.stir ones stumpsstir s.t. instir slowlystir things upstir tostir upstir up troublestiraboutstiaulusstibenstibialismstibiationstibie
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın