stateroom ne demek?
- Hususi vapur kamarası
- Yataklı vagon kompartımanı.
- Lüks kamara, özel vagon
hususi
- Özel
- Özel olarak, özel bir biçimde
- Bk. özel
- Özel. ~ hukuk: özel töre. şahıs: Özel kişi.
- Particular.
- Personal.
- Private.
- Special.
- Characteristic.
- Distinctive.
stater
- Eski Yunan şehirlerinde bir çeşit madeni para.
state
- Belirlemek, saptamak
- Belirtmek, ifade etmek, söylemek
- Açıklamak, bildirmek
- Beyan etmek
- Devlet, devlete ait
- Hal, vaziyet, durum, keyfiyet
- Resmi
- Siyasi
- Tayin etmek, saptamak, tespit etmek.
- Hükümet