standard ne demek?
- Standart
standard of living / hayat standardı
- Standart olarak kabul edilmiş
- Norm, ölçüt, ölçü
- Herkesçe itibar edilen
- Sancak, bayrak, alem
- Yaşam düzeyi
- Sembol
- Ileri gelen bir şahsı temsil eden sancak
- Model, kalite, ayar, derece, sembol, bayrak, sancak, dik destek, payanda, dik sap üzerinde yetiştirilen bitki, seviye
- Miyar, ölçü birimi, standart
- Ayar
- Normal
- Umumca kabul edilen (dil usulü)
- Para mikyası (altın veya gümüş)
- Ayak, payanda, direk, destek
- Ağır eşya
- Ahlaki değer
She has high standards. / Onun ahlaki değerleri yüksek.
standart
- Belli bir tipe göre yapılmış veya ayrılmış.
- Belirli ölçülere, yasaya, kullanıma uygun olan.
- Örnek veya temel olarak alınabilen, tek biçim.
- Bir işletmede, bir ürünü, bir çalışma yöntemini, üretilecek miktarı, bir bütçenin para miktarını belirlemek için konulmuş kural
- Ölçünlü
- Bir nitelik veya niceliğin kabul edilmiş şekli.
- Örnek veya temel olarak alınabilen.
- Belli bir tip üzerine yapılmış veya ayrılmış.
- Normlara, kanuna, kullanıma v.b. uygun olan.
- Bk. ölçün
standard 8
- Bk. ölçün 8 (mmlik film)
standard agreement
- Standart sözleşme
- Ölçün sözleşme