stagnancy ne demek?
- Durgunluk
- Atalet, işlemezlik.
- Hareketsizlik, durgunluk, kesatlık, tembellik, miskinlik
durgunluk
- Durgun olma durumu
- İktisadi dalgalanmanın daralma aşaması.
- Recession, slump.
- Recessional.
- Calmness.
- Stagnation.
- Stagnancy.
- Stillness.
- Inactivity.
- Backwater.
stagnant
- Ruhsuz, sönük, cansız
- Durgun, hareketsiz, bayatlamış, bozulmuş (su)
- Atıl, kesat, rakit
- Tembel, mıymıntı
stagnant anoksi
- Dolaşım anoksisi.
- Stagnant anoxia.