speaking ne demek?
- Konuşma
- Hitabetme kabiliyeti olan
- Söz söyleyen
- Konuşacak gibi, canlı
- Konuşma, söyleme
- Ezberden nutuk söyleme
- Hitap
konuşma
- Konuşmak işi
- Görüşme, danışma, müzakere.
- Dinleyicilere bilim, sanat, edebiyat vb. konularda bilgi vermek için yapılan söyleşi, konferans
- Bk. söyleşme
- Oration.
- Spiel.
- Utterance.
- Lecture.
- Discussion.
- Speech.
speaking acquaintance
- Tanıdık
speaking clock
- Saat servisi (telefon)