softer ne demek?
- Yumuşak
- Yumuşak, cıvık, tatlı, ılıman, hafif, pes, belli belirsiz, yumuşak başlı, uysal, müşfik, sevgi dolu, sıvı, sulu, alkolsüz, kafasız, mankafa
yumuşak
- Dokunulduğunda veya üzerine basıldığında çukurlaşan, eski biçimini kaybeden, katı karşıtı.
- Kolaylıkla bükülen, buruşmayan, sert karşıtı.
- Dokunulduğunda hoş bir duygu uyandıran
- Kolaylıkla işlenebilen
- Kolay çiğnenen, kolay kesilen.
- Ilıman (iklim), sert karşıtı.
- Kaba, hırçın, sert olmayan, kolay yola gelen, uysal.
- Okşayıcı, tatlı, hoş
- Görüntünün karanlık bölümlerinden aydınlık bölümlerine geçişin keskin olmaması, sertlik ile yavanlık arası.
- Yumuşaklık özelliği olan.
soften
- Yumuşatmak, mülâyimleştirmek, gevşetmek
- Teskin etmek, yatıştırmak
- Yumuşamak, mülâyimleşmek
- Yatışmak
soften to
- yumuşatmak