smell bad ne demek?
- Pis kokmak
pis
- Leke, toz veya kirle kaplı olan, kirli, iğrendirici, murdar, mülevves.
- Kendinde pislik olan veya pislenmiş olan.
- Beğenilmeyecek durumda olan, kötü, zararlı
- Çirkin, sevimsiz olan
- Dinleyenleri utandıracak durumda olan (söz).
- İçinden çıkılması çok güç, karışık.
- Dirty.
- Filthy.
- Messy.
- Foul.
smell a place up
- Bir yeri kokutmak.
smell a rat
- Bityeniği sezmek, kuşkulanmak, pislik sezmek, hile kokusu almak
bad
- Rüzgâr
- "Olsun, ola, olaydı" manasına gelir ve kelimelerin sonuna getirilir. Mesela: Aferin bad $ : Aferin olsun. Çok yaşa. Afiyet bad $ : Afiyet olsun. (Osmanlıca'da yazılışı: bâd)
- Kesmek. Yarmak.
- Zaman zarfıdır ve te'hir ifade eder. (Osmanlıca'da yazılışı: ba'd)
- Kötü; zarar, yıkım, perişanlık, şanssızlık
- (worse,worst) kötü, nahoş
- Değersiz
- Kifayetsiz
- Yanlış, kusurlu
- Geçersiz