silsile ne demek?
- Zincir
- Birbirine bağlı, birbiriyle ilgili şeylerin oluşturduğu dizi, sıra
Trende herkes uyuyor, uzun bir öksürük silsilesi ve bazı iniltilerden başka ses yok.
H. E. Adıvar - Bilinen en eski atalardan yaşayan torunlara kadar aile sırası
Kökten, silsileden, anadan, babadan, ecdattan asildi.
Ö. Seyfettin - Birbirine bağlanan, bir sıra meydana getiren şey. Zincir. Zincir gibi birbirine ekli ve bitişik olan.
- Range.
- Sequence.
- Series.
- Chain.
- Line.
- Dynasty.
- Pedigree.
- Genealogy.
- Lineage.
- Ancestry.
- Line of descent.
- Stock.
- Succession.
- Tissue.
zincir
- Birbirine geçmiş bir sıra metal halkadan oluşan bağ.
- Art arda gelen şeylerin oluşturduğu dizi
- Taşıtların kar veya buzda kaymaması için tekerleklerine takılan alet.
- Altın veya gümüşten yapılmış takı.
- Kesintisiz süren olay, sebep vb. dizisi
- Hükümlülerin eline, ayağına vurulan demir bağ.
- Bk. halkalık
- Bk. ağ
- Benzer atomların kimyasal bağlarla bağlandığı genelde karbon atomları arasında oluşan yapı. Organik bileşiklerin molekül yapılarında düz ve açık karbon zincirleri olabildiği gibi, dallanmış zincirler ve kapalı (siklik) zincirler de olabilir.
- Bond.
silsile i cibal
- Bk. sıradağlar
silsile i meratip
- Bk. aşama sırası