shovelful ne demek?
- Kürek dolusu
kürek
- Toprak, kömür vb.ni bir yerden bir yere alıp atmaya, taşımaya yarayan ve yayvan bir bölümü, buna bağlı uzun bir sapı bulunan araç
- Küçük deniz teknelerini yürütmeye yarayan, bir ucu yassı, uzun ağaç.
- Kürek cezası.
- Hlk. Sığır gövde etinde, bacak pastırmasının elde edildiği parçanın gerisinde, cidagodan döş hizasına kadar uzanan kaslardan yapılan 2.0-2.5 kg ağırlığındaki pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
- Blade.
- Shovel.
- Paddle.
- Baker's peel.
shovel
- Kürekle atmak, kürekle boşaltmak, kürümek
- (ed, ing veya led, ling) kürek
- Kürek dolusu
- Kürekle atmak
- Kürekle boşaltıp temizlemek
- Kürekle atar gibi atmak
shovel up money
- Çok para harcamak, avuçla para harcamak