seyreklik ne demek?
- Seyrek olma durumu
Armut ağaçlarının seyrekliğinde kurulu çadırlar, ay ışığında yalnızlaşıyordu.
M. N. Sepetçioğlu Infrequency.
Being set widely apart.
Looseness of weave.
Sparseness.
Tenuity.
seyrek
- Benzerleri veya parçaları arasında çok aralık bulunan, aralıklı, sık karşıtı
- Çok bulunmayan, az rastlanan, nadir.
- Uzun zaman aralıklarıyla, arada sırada, binde bir, nadiren, bayramdan bayrama, bayramda seyranda
- Aralıklı olarak, aralıklı bir biçimde, nadir, nadiren.
Rare.
Few and far between.
Infrequent.
Thin.
Scarce.
Scattered.
seyrekleşme
- Seyrekleşmek durumu.
seyrekleşmek
- Seyrek duruma gelmek, seyrelmek
To become sparse.
To thin out.