serpme ne demek?
- Koni biçiminde, ucuna bir sıra kurşun dizilmiş balık ağı
Derenin oturduğumuz yerinden görünmeyen bir tarafında, serpmeyle derede avlanan bir adamın zaman zaman ağını derenin durgun sularına attığı işitiliyordu.
M. Ş. Esendal - Serpilmiş durumda olan.
- Serpmek işi.
- Sprinkling.
- Scattering.
serpme ağı
- Su ürünlerini üstten kapayarak, dairesel yapılı, kenarlarında kurşun yakası bulunan ve farklı biçimlerde donatılabilen, genellikle torba gibi büzülebilen, kullanılacağı yere göre çarmıklı, büzmeli, cepli biçimlerde yapılan kapama ağları, saçma.
- Cover net.
serpme gübre
- Top dressing.