sentral şok ne demek?
- Vazodilatatör şok.
- Central shock.
vazodilatatör
- Damar çapını genişleten ilaç veya madde
- Damar genişletici
sentral dogma
- Genetik bilginin DNA'dan RNA'ya transkripsiyonla verilmesi ve bu kalıp RNA'dan proteinin sentezlenmesi ilkesi. Artık bazı hayvan virüslerinde bilginin RNA'dan DNA'ya revers transkripsiyon ile taşınması da ilkenin içine dahil edilmiştir.
- Central dogma.
- Dogme central
sentral felç
- Beyin felci.
- Central paralysis.
şok
- Kaza, beklenmeyen bir olay, bazı ilaç ve uyuşturucuların yarattığı, fiziksel veya ruhsal olarak birdenbire gelişen karmaşık belirtilerin tümü
- Namlunun uç kısmında iç çapın küçültülmesi sonucu meydana gelen kesit daralması.
- Damar sisteminin kapasitesiyle dolaşım kanının hacmi arasındaki ilişkinin kan miktarı aleyhine bozulması sonucu oluşan, derinin solgunluğu, soğuk terleme, bilincin kaybolması, huzursuzluk, nabzın zayıf ve süratli olmasıyla belirgin, akut sistemik kanlanma yetersizliği, dolaşım kollapsı, dolaşım yetmezliği, kariyovasküler kollaps, asistolizm.
- Bk. sarsım
- Quick freezing.
- Shock.
- Trauma.
- Concussion.
- Impact.
- Blow.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sentral dogmasentral felçsentral siyanozsentral venöz basınç kateterisentralissentsent aftersent backsent forsent forwardsensen ağa ben ağasen bilirsinsen dede ben dede, bu atı kim tımar edesen dost kazan, düşman ocağın başından çıkarşokşok bobinişok dalgasışok ederekşok edicişok etkisi yapmakşok etmekşok modelişok olmakşok parametresişobaraşofbenşofben nasıl çalışıyorşofben neredeşoför