seinen mann stehen ne demek?
- Liyakat göstermek
liyakat
- Yeterlilik, kifayet
- Hüner, fazilet.
- İktidar, güç; erdem.
- Layık olan,değerlilik, yararlılık
- Bir kimsenin, kendisine iş verilmeye uygunluk, yaraşırlık durumu, değim
- Merit.
- Suitability.
- Capacity.
- Competence.
- Deservingness.
seine
- Büyük balık ağı, serpme (ağ)
- Serpme ile balık avlamak.
- Sen nehri
- Sen nehri.
seine boat
- Gırgır