seçim gezisine çıkmak ne demek?
Whistle stop.
whistle
- Islık çalmak
- Islık gibi ötmek
- Islık gibi vızıldayarak geçmek
- Islıkla çağırmak
- Islık
- Düdük çalmak
- Vınlamak
- Ötmek, uğuldamak
seçim gezisine çıkan politikacı
Barnstormer.
seçim
- Seçme işi.
- Kanunlar, yönetmelikler uyarınca kanun koymak ve yönetmek için bir veya daha çok aday arasından belli birini veya birkaçını seçme, intihap
- Çekimler arasından kurguda kullanılacakları ayırma.
- Bazı organizmaların özellikle yeni oluşan karakterlerle yaşamaya devam etmesi ve bazılarının ise çoğalıp yaşayamamaları ile sonuçlanan doğal ya da yapay bir olay. Seleksiyon.
Selection (of takes, of shots).
Polling.
Elective.
Election.
Poll.
Selection.
çıkmak
- İçeriden dışarıya varmak, gitmek
- Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek
- Bir meslek veya bilim kurumunda okuyup yetişmek, mezun olmak
- Bulunduğu yeri bırakıp başka yere geçmek, taşınmak, ayrılmak, ilgisini kesmek
- Süresi dolduğunda ayrılmak.
- Yapılmak, yürümek.
- Yetişecek ölçüde olmak.
- Eksilmek.
Exit.
Point.