savrulmak ne demek?
- Savurma işi yapılmak
Ona savrulan küfürlerin, tükürülen tükürüklerin bini bir para oldu.
H. Taner - Dağılmak, saçılmak.
- Be driven away.
- Be scattered.
- Be dispersed.
- Dash.
- Skid.
- Flourish.
- To be windowed.
- To be thrown into the air.
- To be driven about.
- To be scattered to be spent prodigally.
- To swing.
- To skid.
- To slide.
- To slip.
savurma
- Savurmak işi
- Kol, bacak vb. vücut bölümlerinin ağırlıklarından yararlanarak omuz ve uyluk eklemleri çevresinde türlü yönlere doğru hızla çevirme.
- Tossing, scattering, blowing about, flourish, hurl.
savrulma
- Savrulmak işi
- Side slip.
- Skid.
savrulma momenti
- aracı dik aksı etrafında çevirmeye çalışır. özellikle aracın viraj dönüşü sırasında ortaya çıkar. bu sırada aracın hızı veya virajın sertliği arttıkça, savrulma momenti de artar. savrulma momenti daha büyük olursa, araç savrulur.