sandalye ne demek?
- Arkalıklı, kol koyacak yerleri olmayan, bir kişilik oturma eşyası
Sandalyelerimizden doğrulduk, el sıktık, yer gösterdik.
R. H. Karay - Makam, koltuk, mevki
Bunların gençliğe karşı aldıkları vaziyeti ben biraz sandalye vehminden doğmuş telakki ediyorum.
H. E. Adıvar - Chair.
- Office.
- Post.
- Position.
- Seat (right to sit in a legislative body.
sandalye arkalığı
- Chair back.
sandalye arkası örtüsü
- Tidy.