sıkıştırma ne demek?
- Sıkıştırmak işi.
- Bir merceğin kapsadığı alanın, film boyu değişmediği halde artırılmasını sağlayan optik işlem.
- Sıkıştırmaca dayanan geniş görüntülük işlemlerinde, konunun iki yandan basıklaştırılmış olarak filme görüntü vermesi.
- Anamorphosis, anamorphic process,.
- Squeeze, compression, image compression, ana-morphic compression, horizontal compression.
- Compaction.
- Pressing.
- Compression.
- Push.
- Squeeze.
- Importunity.
- Incarceration.
- Press.
- Squeezing.
- Anamorphose,
- Kompression
- Compress/on
sıkıştırmak
- Bir şeyi dar bir yere zorla sığdırmak, tıkmak.
- Bir nesneyi sıkıca duracak biçimde bir yere koymak, yerleştirmek veya orada tutmak.
- Gevşek veya seyrek olan şeyleri birbirine yaklaştırarak sıkı duruma getirmek
- Bir şeyin sıkışmasına, kısılmasına, ezilmesine sebep olmak.
- Ansızın, gizlice ve karşısındakinin isteyip istemediğine bakmadan bir şeyi vermek, tutuşturmak
- Kaçmayacak biçimde çembere almak, kıstırmak
- Zorlamak
- Sarkıntılık etmek.
- Herhangi bir sayısal veri topluluğu içinde bulunan boşlukları kodlama veya yineleyen karakterleri atma yolu ile azaltmak.
- Drive smb.
sıkıştırma ajanı
- Bk. sıkıştırma aracısı
sıkıştırma ajanı ayarları
- Bk. sıkıştırma aracısı ayarları