sürükleme ne demek?
- Sürüklemek işi.
- Drag.
- Drift.
- Haul.
- Hauling.
sürüklemek
- Bir şeyi yerden kaldırmadan iterek veya çekerek götürmek
- Akarsu alıp götürmek
- İstekli olmayan birini bir yere götürmek, getirmek
- Bir kimseyi, bir işi yapmaya zorlamak.
- Kötü bir duruma, sona doğru götürmek
- İlgi uyandırarak bırakamayacak duruma getirmek, çok ilgilendirmek
- Drag.
- Drag along.
- Sweep.
- Sweep before one.
sürükleme açısı
- Drag angle.
sürükleme ağları
- Gemiye bağlı olarak deniz dibinde veya su içinde sürüklenen, genellikle mekanik olarak atılıp toplanan, torbasında su ürünlerini toplayan av araçları.
- Trawl nets.