run a blockade ne demek?
- Bir kuşatmadan kaçmak
- Bir ablukadan kaçınmak
- Bir engel ve maniadan kurtulmak ve sıyrılmak
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
run a boundary
- Sınırı geçmek.
run
- III-XIII. yüzyıllarda İngiliz İskandinav dillerinde kullanılan alfabenin harflerinin her biri.
- Göktürk yazıtlarında kullanılan yazı türünün harflerinden her biri.
- Koşmak
- Gidip gelmek (arasında)
- Talep, rağbet
- To go swiftly; to pass at a swift pace; to hasten.
- To flee, as from fear or danger.
- To steal off; to depart secretly.
- To contend in a race; hence, to enter into a contest; to become a candidate; as, to run for Congress.
- To pass from one state or condition to another; to come into a certain condition; often with in or into; as, to run into evil practices; to run in debt.
a
- Ülke, kurum ve yatırım araçlarının yüksek güvenilirlik aralığını gösteren ve derecelendirme kuruluşu tarafından verilen not. A'nın sayıları arttıkça güvenilirlik derecesi yükselir; işaret değişiklikleri her bir konum için olumlu veya olumsuz gelişmelere işaret eder (AA, AAA, A+, AA- vb).
- Yunanca yokluk ifade eden ön ek.
- Amper.
- Anot.
- Angström.
- Argon simgesi. (II)
- Kazanılmış bağışıklık yetmezlik sendromu.
- Bk. adres çözünümü iletişim kuralı
- AIDS.
- Association of Research-based Pharmaceutical Companies.
blockade
- Anestetik madde ile sinirsel iletimin kesilmesi
- Ablukaya almak, kuşatmak
- Muhasara, denizden kuşatma, abluka
- Denizden abluka etmek
- Etrafını çevirmek