rezil etmek ne demek?
- Isteyerek veya istemeyerek birini çok utanacak güç bir duruma sokmak.
Sadece rezil etmekle kalmayacağım, hapse de tıktıracağım.
P. Safa - Disgrace, bring disgrace on smb., dishonor, dishonour [Brit.], let down, ruin, wreck, attaint, decry, foul up, gibbet, guy, pillory, put smb.
- To shame, stultify, fuck up [sl.], ball up [sl.], bitch [sl.], bitch up [sl.], screw up.
rezil etme
- Disgracing, humiliation, pillory.
rezil kimse
- Scandal
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.