reservoir rock ne demek?
- Hazne kayaç
hazne
- Hazine.
- Bir şeyin toplandığı, biriktirildiği yer, depo.
- Döl yatağı.
- Güreş donunun apışarası bölümü.
- Silahta atış için sıra bekleyen fişeklerin bulunduğu, toplu tabancalarda top yuvaları, av tüfeklerinde ise fişek yatağı ya da tüp şarjör, tabancalarda ve tüfeklerde şarjör veya tambura olarak adlandırılan parça.
- Reservoir.
- Chamber.
- Vagina dölyatağı.
- Womb.
- Tank.
reservoir of infection
- Enfeksiyon kaynagi
reservoir
- Su haznesi, su deposu, sarnıç, bent
- Hazne
- Havza
- Depoda saklanan ihtiyat eşya
- Hazne veya depoda saklamak.
rock
- Rock müziği
- Kaya
- Kaya parçası
- Kaya gibi kuvvetli şey
- Büyük mücevher, elmas
- Akide şekeri
- Sallamak, sallanmak, sallayarak uyutmak, sarsmak, şok etmek, zorlaştırmak, sarsılmak, şok olmak, rock yapmak (dans), ırgalamak
- Felâkete sebep olan şey
- Sallamak
- Beşik sallamak, sallayarak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
reservoir of infectionreservoirreservasyon yapmadanreservationreservation of ownershipreservation of quotation rightreservation systemreserarcherreserpinerockrock a boatrock a cradlerock and rollrock asphaltrock back and forthrock basinrock bassrock bottomrock bottom pricerocrocamboleroccrochRochalimea