renk algılaması ne demek?
- Görülen biçimi, boyutu, yapısı ve dokusu aynı olan iki nesne arasında gözlemciye ayırt etme olanağını sağlayan görsel algı öğesi.
- Perceived colour.
- Couleur perçue
renk
- Cisimler tarafından yansılanan ışığın gözde oluşturduğu duyum
- Nitelik.
- Belirli dalga uzunluğundaki elektromıknatıs ışınımın gözün ağkatında yarattığı etkinin, merkez sinir dizgesince yorumundan doğan durum.
- Duyulanmanın niteliğinde, ışığın tayfsal bileşim ayrımlarının doğurabilecekleriyle aynı cinsten olan ayrımları gözlemeyi ve ayırt etmeyi sağlayan, görsel bir duyulanmanın belirtisi, ıralayıcı niteliği.
- "1" de tanımlanan görsel duyulanmayı doğuran ışık uyartılarının (ışık kaynağı ya da nesne) ıralayıcı niteliği.
- '1" ya da "2" de tanımlanan ama, siyah, gri, beyaz gibi görüler dışında kalan ve birrenksel doymuşluğu olan kırmızı, yeşil, mavi vb. görülerle sınırlanan ıralayıcı nitelik, bkz. algısalrenk, ruhfizikselrenk.
- Doğrudan ya da üzerine düştüğü nesnelerde yansıma, kırılma, soğurulma gibi olaylar sonucu göze ulaşan ışığın, dalga boyuna göre bilinçte uyandırdığı imge.
- Belli bir dalga boyundaki elektromıknatıssal ışınımın niteliği.
- Bulanık su.
- Color.
renk parlaklık diyagramı
- Çok sayıda yıldızı içine alan bir topluluk ya da kümede, yıldızların renk ölçeklerini yataykon (apsis), salt parlaklıklarını düşeykon (ordinat) alıp yıldızların her birini birer nokta ile göstererek elde edilen dağılım, (bk. şekil R. 21)
- Colour-magnitude diagram.
- Diagramme couleur-magnetude
algılama
- Algılamak işi, idrak etme
- Duyu örgenleri yoluyle, çevrede var olan nesne ve olayların bilincine varma.
- Bir telsiz alıcısında, gelen bir elektriksel imlemin kiplendiği taşıyıcı dalgadan ayrılması.
- Yüklü parçacıkların sayaçlarla yüze çıkarılması.
- Detection.
- Perceptional.
- Perception.
- Sensation.
- Auffinden
- Détection