reng ü bu ne demek?
- Renk ve koku.
renk
- Cisimler tarafından yansılanan ışığın gözde oluşturduğu duyum
- Nitelik.
- Belirli dalga uzunluğundaki elektromıknatıs ışınımın gözün ağkatında yarattığı etkinin, merkez sinir dizgesince yorumundan doğan durum.
- Duyulanmanın niteliğinde, ışığın tayfsal bileşim ayrımlarının doğurabilecekleriyle aynı cinsten olan ayrımları gözlemeyi ve ayırt etmeyi sağlayan, görsel bir duyulanmanın belirtisi, ıralayıcı niteliği.
- "1" de tanımlanan görsel duyulanmayı doğuran ışık uyartılarının (ışık kaynağı ya da nesne) ıralayıcı niteliği.
- '1" ya da "2" de tanımlanan ama, siyah, gri, beyaz gibi görüler dışında kalan ve birrenksel doymuşluğu olan kırmızı, yeşil, mavi vb. görülerle sınırlanan ıralayıcı nitelik, bkz. algısalrenk, ruhfizikselrenk.
- Doğrudan ya da üzerine düştüğü nesnelerde yansıma, kırılma, soğurulma gibi olaylar sonucu göze ulaşan ışığın, dalga boyuna göre bilinçte uyandırdığı imge.
- Belli bir dalga boyundaki elektromıknatıssal ışınımın niteliği.
- Bulanık su.
- Color.
reng
- Renk, levn.
renga
- Eski Çağ'dan beri Japonya'da geçerli olan bir şiir türü.
ü
- Chinese zodiac sign
- Türk abecesinin yirmi altıncı harfi; sesbilim bakımından ince, dar, yuvarlak ünlüyü gösterir.
bu
- Koku
- Yerde, zamanda veya söz zincirinde en yakın olanı gösteren bir söz.
- En yakında bulunan bir varlığı veya biraz önce anılan bir şeyi işaret yolu ile belirtmek için kullanılan bir söz.
- Bk. bromourasil
- Present.
- This.
- Quod.
- Such.
- That alters matters.
- Abbreviation for bushels.