reign of terror ne demek?
- Baskı yönetimi
- Terör dönemi
- Korku krallığı
baskı
- Bir eserin basılış biçimi veya durumu
- Bası sayısı.
- Bir eserin tekrarlanarak yapılan baskı işlemlerinden her biri.
- Giysinin içine kıvrılıp dikilen kenarı.
- Hak ve özgürlükleri kısıtlayarak zor altında bulundurma durumu, tahakküm
- Bir maddeyi sıkıp ezen alet, pres.
- Belirli ruhsal etkinlik ve süreçleri, kişinin isteği dışında bilinçaltına itmesi veya bu itilenlerin bilince çıkmasını önleme durumu.
- Top oyunlarında karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacıyla uygulanan yakın savunma durumu, pres.
- Tutma görevi alınan karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacı ile uygulanan yakın savunma türü.
- T. Basıp sıkacak, tazyik edecek şey. Sıkı tazyik.
reign
- Egemen olmak
- Hükümdarlık etmek
- Hüküm sürmek
- Saltanat, hükümet
- Hükümet müddeti
- Devir, asır
- Saltanat sürmek
- Hakim olmak
reigning
- Saltanat sürmek
- Hüküm sürmek
- Egemen olmak
of
- Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
- Ugh!.
- In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
- Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
- Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
- Oil filters.
- Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
- Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
- Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
- Optional Form Source: US EPA.
terror
- Yaramaz çocuk
- Terör eylemi
- Dehşet
- Korkunç şey
- Dehşet saçan şey veya kimse
- Haşarı çocuk
- Korkutan şey