racket ne demek?
- Raket
- Şamata, curcuna.
- Gürültü, patırtı, şamata, velvele: karışıklık.
- Gürültü etmek, gününü gün etmek, hayatın tadını çıkarmak
- Haraççılık, para sızdırma düzeni.
- (argo) meslek, iş
- Kuzey Amerika'da kullanılan tabanı ağ örgülü kar kundurası
- Racquet
raket
- Masa tenisi, tenis vb. oyunlarda topa vurmak için kullanılan, oval tahta bir kasnağa gerilmiş bir ağla veya lastikle kaplanmış saplı araç, vuraç.
- Racket.
- Racquet.
racket about
- Gününü gün etmek, hayatın tadını çıkarmak, eğlenip keyfine bakmak
racketeer
- Şantajla para almak
- Haraç almak, dolandırmak
- Şantaj yapan kimse
- Şantaj yapmak
- Kanuna aykırı yollarla başkalarından para koparan kimse, haraççı