pushing forward ne demek?

  1. Ilerletme

ilerletme

  1. İlerletmek işi.
  2. (en)Prosecution, furtherance, pushing forward.

pushing gases

  1. Itici gazlar

pushing up the daisies

  1. Öbür dünyayı boylamış olmak, ölmüş olmak

forward

  1. İlerlemesine yardımcı olmak
  2. İlerletmek, çabuk yetiştirmek
  3. Göndermek, yeni adrese göndermek
  4. İleride olan, öndeki, ön
  5. İleri, ilerlemiş, ileriye doğru
  6. Küstah, cüretkar, şımarık
  7. (futbol) ön sırada yer alan oyuncu, forvet
  8. Aşırı, müfrit
  9. Yeni adrese yollamak, ilerletmek
  10. Sevk etmek, yollamak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

pushing gasespushing up the daisiespushingpushpush aheadpush aroundpush awaypush backpuspusa sibiricapusanpusarıkpusarmaforwardforward accountforward buyingforward callsforward channelforward contractforward controlforward error correctionforward exchangeforward fiyatforfor ... personsfor a changefor a flashfor a little while
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın